Trafik kazası veya iş kazası sonrası sigorta şirketleri, aracılar ya da işvereniniz size "Hemen ödeyelim, dosyayı kapatalım, şikayetçi olma" teklifiyle gelebilir. O anki çaresizlikle veya iş kaygısıyla bu teklife "evet" demek, yapabileceğiniz en büyük hata olabilir. Çünkü gerçek tazminatınız; "bence şu kadar eder" denilerek değil; yaşınız, gerçek maaşınız, kusur durumu ve maluliyet oranınızla yapılan karmaşık bir Aktüerya Hesabı sonucunda belirlenir. Bu rakam genellikle size teklif edilenin katbekat üzerindedir. İbraname tuzağına düşmemek, özellikle iş kazalarında işverenin sorumluluğunu bilmek ve "Sürekli İş Göremezlik" tazminatlarını kuruşuna kadar almak için bilmeniz gerekenleri bu yazıda derledim. İmza atmadan önce mutlaka okuyun.

Başınızdan talihsiz bir trafik kazası veya ekmek paranızı kazanırken bir iş kazası geçti. Canınız yandı, belki ameliyatlar geçirdiniz, belki de (Allah korusun) bir yakınınızı kaybettiniz.
Henüz olayın şokunu atlatamadan, hastane odasında veya evinizde birileri belirir. Bu bazen karşı tarafın sigortacısıdır, bazen de işvereniniz, ustabaşınız veya patronunuzdur.
Size söylenen cümle genelde şudur: "Geçmiş olsun, biz seni mağdur etmeyiz. Süreç mahkemelerde uzamasın, hemen şu kadar TL ödeyelim, sen de şu kağıdı (ibranameyi) imzala, şikayetçi olma, konu kapansın. Zaten işinin başına döneceksin..."
O anki maddi sıkışıklıkla, acıyla veya "işimden olurum" korkusuyla o rakam size cazip gelebilir.
Lütfen Durun. O imzayı attığınız an, geleceğinizi ve çocuklarınızın hakkını "yarı fiyatına", hatta bazen onda birine satmış olabilirsiniz.
Tazminat hukuku, "pazarlık" veya "hatır gönül" usulüyle değil, "matematik" usulüyle işler. Ve emin olun, o matematiksel hesap (Aktüerya), size alelacele teklif edilenin çok üzerindedir.
Burada iki farklı baskı mekanizması vardır:
Her iki durumda da hukukta buna "İbraname Tuzağı" diyoruz. Siz "tüm haklarımı aldım" diye imza attığınızda, sonradan ortaya çıkacak kalıcı sakatlıkları veya gerçek tazminat farkını talep etmeniz, istisnalar olsa da, çok zorlaşır.
Tazminat miktarı; "Bence bu kadar eder" diyerek belirlenmez. Mahkemeler ve biz avukatlar, "Aktüerya Uzmanı" denilen bilirkişilerle çalışırız.
Gerçek tazminatınız şu kriterlere göre kuruşu kuruşuna hesaplanır:
Örneğin; bir makinede parmağınızın kopması sonucu oluşan %10'luk bir iş gücü kaybı, hayatınız boyunca kazanacağınız geliri etkileyeceği için size yüz binlerce liralık bir tazminat hakkı doğurabilir.
Maddi tazminat davasında talep edebilecekleriniz geniştir:
Maddi tazminatın yanında, yaşadığınız travma, duyduğunuz acı ve elem için Manevi Tazminat talep etme hakkınız vardır.
"Olayın üzerinden zaman geçti, artık hak talep edemem" diye düşünmeyin. Ancak trafik ve iş kazalarında süreler farklıdır:
Tazminat davaları; trafik kazalarında genellikle Sigorta Tahkim Komisyonu veya Asliye Ticaret Mahkemelerinde, iş kazalarında ise İş Mahkemelerinde görülür.
Eğer bir kaza geçirdiyseniz, size uzatılan ilk çeki veya patronunuzun "helalleşelim" teklifini kabul etmek zorunda değilsiniz. Dosyanızı bir avukata inceletip, gerçekte ne kadar tazminat hak ettiğinizi (aktüerya hesabı) öğrenmeden imza atmayın.
Unutmayın, giden sağlık geri gelmez ama hak ettiğiniz tazminat sizin ve ailenizin geleceğini güvence altına alabilir.
Av. Sami IŞILAK Hukuk & Danışmanlık (Bu metin bilgilendirme amaçlıdır, hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Detaylı bilgi için iletişime geçebilirsiniz.)